AFA'nın amaçları tüzüğümüzde
maddeler halinde belirtilmiştir. Öncelikli amaçlarımız ve izleyeceğimiz yöntem ise çalışma programımızda şöyle
belirlenmiştir :
ÇALIŞMA PROGRAMI
- Öncelikle şunu belirtmeliyiz ki her fırsatta yöneticilerimiz varlık nedenimizi unutmamalıdır. Bu neden, Alevi kimliği ve bu kimliği yaratıp yaşatantarihi, kültürel, inançsal ve örgütsel varlığımızdır.
- Alevilik, içindeyaşadığı toplumların her türlü baskıcı ve dayatmacı yok etme politikalarından dolayı saklanmak zorunda kalmıştır. Bundan dolayıda bu kültür ve inançlardan etkilenmiş, hatta bazen zorunlu olarak onlara benzemeye çalışmış, ancak gizlenmeyi başararak, kendi inanç ve
- kültürünü bu günlere taşıyabilmiştir.
Aleviliği bir başka
dinin farklı bir yorumu gibi göstermek doğru değildir.Alevilik
kendine özgü tanrı anlayışı (Enel-Hakk), inanç kurumu (Cemevi),
ritüelleri (Cem, Semah, saz, düvaz, yası Muharrem, aşure, müsahiplik,
görgü vs.) olan bir inançtır.
Alevi kimliğinin bu genel tanımı etrafında
birleşmeli ve ortak değerlerimizi yaşatabilmek için her bölgede
mutlak inanç kurumlarımızı (Cemevleri) yaratmalıyız.
- Dedelik kurumunu canlandırmalı ve işlerlik sağlamalıyız
- Hakka yürüyen canlarımızı alevi erkanına göre uğurlamalıyız.
- Gençlerimize saz, semah düvaz gibi değerlerimizi öğretmeliyiz.
- En kısa zamanda ortak bir basın-yayın aracı yaratmalıyız, var olan basın-yayın araçlarını daha etkili kullanmalıyız. (Web-page, radyo, dergi, gazete vs.)
- Geleneksel ve inançsal günlerimize ortak bir zaman ve düzen sağlamalı farklı görünümlere uzun vadede son vermeliyiz.
Bunları özetlersek
Cemlerimiz, Yası Kerbela ve
aşure, 2 Temmuz sivas şehitlerimizi anma, Hacı Bektaş Veli
Lokması, Abdal Musa
Şenlikleri, 12 hizmet ve cenaze
hizmetleri diyebiliriz.
AFA, öğretimize uygun
olarak her ulusa ve üyelerimizin etnik kimliklerine saygı duyar, her
ırkçı akıma karşı çıkar. 73 millete bir nazarla
bakmak bizim ilkemizdir. Ulusal kimliğinden dolayı hiç kimse
çıkar sağlayamaz veya zarar göremez. Örgütlerimiz için ölçü,
üyelerimizin doğrudan Alevilik ile ilgili düşünce ve
davranışlarıdır. Örgütlerimizde yol büyüklerimizin
resimleri ve yol gösterici sözleri yer almalıdır.
Türkiye bayrağı,
Türkiye'yi temsil eden bir semboldür ve Alevi-Bektaşiler de dahil
diğer inanç guruplarınında resmi bayrağıdır.
Türkiye vatandaşı olarak bayrağa saygı duyarız ve bu saygıyı bütün bayraklara
duyarız. Cemlerimizde ve toplantılarımızda ulus sembolü
olan bayraklar geçmiştede yer
almamıştı bu günde yer almamalıdır.
Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti
Devletinin kurucu önderi olmakla birlikte bir İnanç önderi
değildir.Atatürk döneminde şeriata ve emperyalizme karşı
verilen mücadeleye ve Cumhuriyet kazanımlarına sahip çıkarken
eksiklik ve yanlışlıkları göz ardı edemeyiz.
Yurdunu ve ülkesini seven, ancak siyasi iktidarların
yanlışlarının da karşısında olan Aleviler
için Türkiye bayrağı ve Atatürk resiminin derneklerimize veya
federasyonumuza asılmaması örgütlerimizi birleştiren yada
ayrıştıran bir kıstas yada tartışma konusu
olamaz.
Genel Yönetim Kurulumuz (GYK)
şu andaki AKM 'lerdeki uygulamaya müdahale etmeyecektir. Ancak Aynı
anlayışı AKM üye ve
yönetimleri de GYK 'muza gösterecektir.
Her AKM'nin ve Federasyonun
görev ve yetkileri açık ve net olarak tüzük ve programında bellidir.
Genel siyasi ve inançsal konular AFA, bölgesel konular AKM 'ler bünyesinde ele
alınmalıdır. Her kurum kendi yetki alanı
dışına çıkmamalıdır.
Şu andaki AKM'lerdeki
uygulamaya genel olarak müdahele edilmemeli, ancak dernek yönetimlerinin
yetkileri bölgesel olarak sınırlandırılmalıdır.
Alevileri ilgilendiren konularda ayrı düşülmesi halinde federasyonun
kararı geçerli olmalıdır.
Şimdilik Federasyonumuza
katılmayan örgütlerimizle ilişkilerimiz devam etmeli ve onlarıda
birliğe ikna etmeliyiz. Zaten şimdiki ayrılık nedenleri
tamamen kişisel ve Aleviliği ilgilendirmeyen konulardır.
Federasyonumuz bir üst
kuruluş olarak toplumumuzu hakları ve görevleri konusunda
bilinçlendirmeli, onları hem
Avustralya Federal ve Eyalet hükümetleri hemde Türkiye Cumhuriyeti nezdinde
temsil etmelidir.
Federasyonumuz her türlü sivil
toplum örgütü ve hükümetlerle ilişkilerini sürdürmeli ve Alevileri en
yüksek seviyede temsil etmelidir.
Yukarıda belirtilen kural ve
kararlar bu güne kadar yapılan toplantılarda kurum temsilcilerimizin
üzerinde anlaşma sağladığı konulardır. Program
taslağımız ve kararlarımız kurultayımızda tartışılarak
kesinleştikten sonra seçilecek Genel Yönetim Kurulu tarafından
uygulamaya konulacaktır
Sonuç olarak,
Avustralyada yaşayan
Alevi-Bektaşiler olarak, örgütlerimizin ortak bir irade etrafında
birleşmesini kutluyoruz. Helede
Alevilik konusunda kesin ve net ilkeleri olan, kendi kimliği ve temelleri
üzerinde yükselen bir oluşumun sağlanması hepimize güven
veriyor, yol gösteriyor.
Bu tarihi olayın
yaratanı ve tanığı olmak hepimize gurur ve onur veriyor.
Başarılarımızın devamı için bundan sonra
yapmamız gereken, birbirimize güvenmek, örgütlerimize güvenmek, kendi
gücümüze güvenmektir.
Unutmayalım YOL cümleden
uludur. Eksik ve yanlışlarımıza karşı elbette
acımasız olmalıyız.
Ancak, sorunlarımızı tartışırken yapıcı
olmalı ve kendi içimizde yapmalıyız. Her halükarda kol kırılıp yen içinde
kalmalıdır.
Şimdiden
Kurultayımızı bu coşku ve sevinçle selamlıyor ve
Avustralya Alevi Bektaşi Federasyonumuza başarılar diliyoruz.
|