1968
yılından başlayarak Avustralya'ya göç eden Aleviler, ilk başlarda bir müddet
çalışıp çok para kazanmak ve tekrar Türkiye'ye dönmek
düşüncesiyle yaşadılar. Ancak bunun ne sosyal, ne kültürel, ne
de ekonomik olarak mümkün
olmadığını aradan geçen 10 - 15 yılda anlayabildiler.
Çünkü 5
yaşında buraya gelenler çoğunlukla içinde
yaşadığı ülkenin kültür ve yaşam biçimiyle
yetişmiş birer genç kız ve delikanlı olmuşlardı.
Ayrıca bu süre içerisindeki birikimlerini artık Türkiye'ye gönderme
yerine ailesine bir ev alan ve yatırım yapanlar
çoğalıyordu. Türkiyenin uzaklığı ve ekonomik olarak
gidip gelmelerin çok sık yapılamaması da eklenince Avustralya'ya
yerleşmek daha akıllı ve birazda zorunlu hale geldi.
Gençlerimiz
yetişirken yaşlılarımız da çoğalıyordu ve
tek tek de olsa hakk'a yürüyen canlarımızda oldu. Alevi toplumu Türkiyede'ki İslami kuşatmaya ve sokak
baskısına maalesef burada da maruz kaldı. Ramazan orucu
tutmadıkları halde tutar görünmeye, Yada kimileri yarım yamalak
da olsa tutmaya, orucunu tutmasa da şeker ve tatlı bayramı
olarak kutlamaya devam ediyorlardı. İslamın hiç bir
kuralını yerine getirmedikleri halde öyle görünmeye
çalışarak, kurulan camilere yardımlarınıda
esirgemediler. Bir anlamda da benimseyip sahiplendikleri bu kurumlara
cenazelerimiz gittiğinde karşılaştıkları
özellikle iki olumsuz ve dışlayıcı tavır onları
kendi benliklerini aramaya ve özellikle cenaze sorunlarını çözmek
için çareler aramaya zorladı.
İşte Melbourne de ilk Alevi örgütlenmesi
de böyle birkaç olayla başladı. Hakka yürüyen
canlarımızın cenazesi maalesef imam tarafından kabul
edilmeyince Aleviler hem kendilerini, hem bu güne kadar het türlü desteği
verdikleri Türkiye Cumhuriyeti devletini ve bir çoğumuzun içinde
bulundukları kurumları sorgulamaya başladılar.
Bu güne
kadar hiç öne çıkarmadıkları Alevi-Bektaşi inanç ve kültürü
etrafında bağımsız bir örgütlenmenin gerekliliğine
karar verdiler.
18 Şubat 1992 de, çoğunluğu "Çorumlu
ve Yozgatlı"lardan oluşan küçük bir gurup aralarında bir komite
oluşturarak çalışmalara başlamış ve 10 Mayıs
1992 de resmi olarak "VİCTORİA ALEVİ KÜLTÜR MERKEZİ"ni kurmuşlar, kendilerine ilk başkan olarak da bir
Ankara'lıyı (Necati Dönmez) seçmişlerdir.
Kısa sürede böyle bir örgütlenmenin
gerekliliğini anlayanlarla büyüyen ve gelişen kurumumuzun, daha sonra
adı "Melbourne Alevi Kültür Merkezi" olarak değiştirildi. Bir
müddet sonra bünyesinde oluşturduğu 'Cumartesi Türkçe okulu', AATK
İnanç Kurulu ve bir dönem mali sıkıntılar yüzünden kapanma
ile karşı karşıya olan 'Birlik Spor' futbol takımını da bünyesine alan kurumumuz
yönetim organlarını yeniden şekillendirerek "AVUSTRALYA
ALEVİ TOPLUM KONSEYİ" adını almıştır.
AATK
Yönetim kurulu
AATK İnanç Kurulu
Okul Aile
Birliği'nin ortak oluşturduğu AATK-Meclisi kararları ile
çalışmalarını her komite kendi alanında
bağımsız olarak yürütmektedir.
1995 yılında Telecomdan satın alınan 3500
metrekare üzerine kurulu binasını geliştirerek bu günkü hale
getirmiştir. Şu anda dört sınıflı bir okulu, 400'e
yakın kapasiteli Cemevi ve mutfağı, morgu ve günlük özellikle
yaşlılarımızın eğlence ve dinlence yeri olan
kafeteryasıyla 'Alevi Toplum Merkezimiz' örnek bir kurum olarak çalışmalarina devam etmektedir.
|